Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, bazı uluslararası markaların Türkiye’deki siyasi gelişmeler karşısındaki sessizliğini eleştirmiş ve bu markalar arasında Volkswagen‘i de boykot listesine dahil etmişti. Hatta Özel, “Gerekirse mektup yazarım” diyerek markalara doğrudan çağrıda bulunacağını ifade etmişti.
Bu açıklamaların ardından, Almanya merkezli otomotiv devi Volkswagen, sessizliğini bozarak ilk kez kamuoyuna bir yanıt verdi.
“Türkiye’deki Gelişmeleri Yakından Takip Ediyoruz”
Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel’in sorularını yanıtlayan Volkswagen yetkilileri, Türkiye’deki mevcut siyasi atmosferin farkında olduklarını belirtti. Şirket tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye Cumhuriyeti’ndeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Mevcut gergin siyasi ortamda tüm halkın meşru menfaatlerinin dikkate alınacağını umuyoruz.”
Hukukun Üstünlüğü ve Ekonomik Güvence Vurgusu
Volkswagen’e yöneltilen bir diğer soru ise CHP’nin boykot çağrısının temelinde yatan gerekçeyle ilgiliydi: Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanabileceği iddiası ve Türkiye’deki hukuk güvenliği.
Şirket bu soruya doğrudan bir siyasi yanıt vermekten kaçınarak şu açıklamayı yaptı:
“Yargının bağımsızlığı, ekonomik planlama güvenliğinin ve başarılı girişimciliğin önemli bir temeldir. Bu anlamda, Türk hukuk devletine mevcut durumda da çok büyük bir sorumluluk düşmektedir.”
Bu ifadeler, doğrudan bir yorumdan uzak dursa da, hukuk devleti ilkesine dolaylı bir vurgu olarak değerlendirildi.
Doğuş Otomotiv Sorusu Yanıtsız Kaldı
Deniz Yücel’in, Volkswagen’ın Türkiye’deki distribütörü Doğuş Otomotiv ile bu konuda bir görüşme yapıp yapmadığı yönündeki sorusuna ise şirket yetkilileri net bir yanıt vermedi.
Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“İthalatçı Doğuş Otomotiv ile on yıllara dayanan ticari ilişkimiz bulunmaktadır. Aramızdaki diyalog hakkında bilgi paylaşmayacağımızı lütfen anlayışla karşılayın.”
Bu yanıt, şirketin kurumsal diplomasi çerçevesinde, Türkiye’deki ortağıyla görüşmelerini kamuoyuna taşımak istemediği şeklinde yorumlandı.
Ekonomik ve Siyasi Dengeler Arasında
Volkswagen’ın açıklamaları, Türkiye’deki siyasi gelişmelere karşı temkinli bir kurumsal yaklaşımı ortaya koydu. Bir yandan Türkiye pazarındaki ekonomik çıkarlarını korumaya çalışırken, diğer yandan hukuk devleti ve ifade özgürlüğü gibi evrensel değerlere dolaylı gönderme yaptı.
Şirketin doğrudan siyasi tutum almaktan kaçınması, benzer durumlarda genellikle izlenen “nötr diplomasi” stratejisiyle örtüşüyor.