Proje Gayrimenkul Yatırım Fonları (PGYF), hayata geçirilmesinden sadece 9 ay sonra büyük bir başarıya imza attı. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) düzenlemesiyle kurulan PGYF sayısı 33’e ulaşırken, yatırımcılara katılma payı ihraç edilen 18 fonun toplam büyüklüğü 34 milyar liraya dayandı. Bu gelişme, hem gayrimenkul piyasası hem de sermaye piyasaları açısından yeni bir dönemin başladığını gösteriyor.
SPK Düzenlemesiyle Yeni Bir Dönem Başladı
2024 Temmuz ayında yürürlüğe giren PGYF düzenlemesi, gayrimenkul yatırım fonlarının (GYF) inşaat projelerine doğrudan yatırım yapmasına olanak tanıdı. Bu sayede, özellikle kentsel dönüşüm gibi yüksek bütçeli projelere kurumsal ve bireysel yatırımcıların katılımı sağlandı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, söz konusu düzenlemenin konut arzını artırma ve kentsel dönüşümün finansmanı açısından önemli bir araç olduğunu belirtmişti.
Yatırımcıdan Büyük İlgi: 34 Milyar Liralık Fon Büyüklüğü
Bugüne kadar SPK’dan kuruluş izni alan ve ticaret siciline tescil edilen 33 PGYF‘den 18’inin katılma payları yatırımcılara ihraç edildi. Geriye kalan 15 fon ise farklı aşamalarda yatırım sürecine hazırlanıyor. Yatırımcılara açılan PGYF’lerin toplam büyüklüğü 34 milyar liraya ulaştı.
Beklentiler Doğrultusunda Güçlü Performans
Neo Portföy Yönetimi AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Yener Yıldırım, PGYF’lerin performansının beklentilerini karşıladığını belirtti. Yıldırım, PGYF’lerin sektöre kazandırdığı en önemli unsurun, devam eden inşaat projelerine kurumsal ve bireysel yatırımcıların güvenli şekilde katılımının sağlanması olduğunu ifade etti.
Bireysel ve Kurumsal Yatırımcılar İçin Yeni Alternatif
Yıldırım, PGYF’lerin nitelikli bireysel yatırımcılara, sınırlı bütçeyle büyük inşaat projelerine ortak olma fırsatı sunduğunu söyledi. Ayrıca fonların, kamu denetimine tabi, şeffaf ve raporlanabilir yapısıyla, yatırımcılara güven verdiğini belirtti. Profesyonel fon yöneticileri, fonların inşaat projelerinde etkin ve kontrollü kullanımını sağlıyor.
Kentsel Dönüşüm ve Konut Arzı İçin Stratejik Araç
PGYF’ler, yalnızca yatırım aracı değil; aynı zamanda konut üretimi ve kentsel dönüşüm projeleri için stratejik bir finansman modeli haline geldi. Yıldırım, dünyanın en büyük varlık sınıfı olan gayrimenkulün, bu sayede sermaye piyasalarıyla daha entegre hale geleceğini söyledi. Bu entegrasyon, hem konut piyasasının arz sorununa çözüm olacak hem de sektöre kurumsallık kazandıracak.
Sermaye Piyasası ile İnşaat Sektörü Arasında Köprü
PGYF’lerin bir diğer önemli katkısı ise finansal kesimin elindeki fon fazlasının, denetimli ve şeffaf bir yapı altında inşaat sektörüne yönlendirilmesi oldu. Yıldırım, sermaye piyasalarının sıkı denetim mekanizmaları ile inşaat projelerinin çok katmanlı yapılarının kesiştiği noktada PGYF’lerin büyük rol oynadığını ifade etti. Bu yapı, gayrimenkul sektörüne daha fazla yatırım, şeffaflık ve güven getiriyor.