İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri Cezaevi’nden kaleme aldığı yazıyla uluslararası kamuoyuna seslendi. ABD’nin saygın gazetelerinden The New York Times, İmamoğlu’nun yazısını “Ben, Cumhurbaşkanının ana rakibiyim, tutuklandım” başlığıyla yayımladı. Yazıda, yaşanan süreci Türkiye’de demokrasinin çöküşü olarak tanımladı.
“Silahlı Polislerle Gözaltına Alındım”
İmamoğlu, yazısında sabahın erken saatlerinde onlarca silahlı polis tarafından gözaltına alındığını belirtti. “Bir terörist gibi muamele gördüm” diyen İmamoğlu, seçilmiş bir belediye başkanına böyle davranılmasının demokratik değerlerle bağdaşmadığını söyledi. Gözaltı anının, Türkiye’nin yönetim biçimi hakkında tüm dünyaya ipucu verdiğini vurguladı.
“Erdoğan Beni Sandıkta Yenemeyeceğini Anladı”
İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini sandıkta yenemeyeceğini fark ettiğini ifade etti. Bu nedenle yargının devreye sokulduğunu ve seçim dışı bırakılmak istendiğini savundu. Hakkında açılan davaları, uydurma suçlamalar ve delilsiz iddialar olarak nitelendirdi.
“Bu Sadece Bana Değil, Herkese Yönelik Bir Saldırı”
Yazısında, gözaltı sürecinin yalnızca kendisine yönelik olmadığını açıkça belirtti. Yüzlerce kişiyle birlikte yürütülen soruşturmaların, muhalefeti baskı altına alma çabası olduğunu kaydetti. Ayrıca CHP’nin cumhurbaşkanı adaylığı ön seçiminden dört gün önce tutuklanmasının, seçim sürecine doğrudan müdahale anlamı taşıdığını belirtti.
“Türkiye Otoriterliğe Sürükleniyor”
İmamoğlu, Türkiye’nin hızla otoriter bir rejime sürüklendiğini söyledi. Yargının siyasallaştırılması, seçimlerin manipülasyonu, medyanın baskı altına alınması ve sivil toplumun susturulması, yazının öne çıkan eleştirileri arasında yer aldı. “Cumhuriyet, bir korku cumhuriyetine dönüştü” sözleriyle durumu özetledi.
“Halk Susturulamaz”
İmamoğlu, gözaltına alınmasının ardından başlayan protestolara dikkat çekti. Türkiye’nin dört bir yanında halkın sokaklara döküldüğünü ve sessiz kalmadığını belirtti. “Adalet isteyen, umut taşıyan milyonlar susturulamaz” ifadeleriyle halkın dayanışmasını vurguladı.
“Dünya Sessiz Kalmamalı”
Yazının sonunda, uluslararası topluma da mesaj verdi. Sosyal demokrat liderlerin ve belediye başkanlarının destek açıklamalarını hatırlattı. Ancak ABD ve Avrupa ülkelerinin sessizliğini eleştirdi. “Jeopolitik çıkarlar, insan haklarının üzerini örtemez” diyerek çağrıda bulundu.
“Demokrasinin Geleceği Tehlikede”
İmamoğlu, bu sürecin sadece Türkiye’yi ilgilendirmediğini savundu. Demokrasiye inanan herkesin ses çıkarması gerektiğini, aksi halde dünyanın otoriter liderler karşısında boyun eğeceğini ifade etti. Yazısını şu sözlerle bitirdi:
“Demokrasinin kaderi, susmayanların cesaretine bağlıdır.”
