Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeninde meydana gelen heyelan ile ilgili açılan davada, 5’i tutuklu 43 sanığın yargılanmasına devam edildi. “Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak” ve “Çevreyi taksirle kirletmek” suçlamalarıyla Erzincan 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın üçüncü gününde, bazı tutuksuz sanıkların savunmaları alındı.
Duruşmaya, tutuklu sanıklar Iaın Ronald Guılle, Shaun Keady Swartz, Ali Rıza Kalender, Selçuk Çiftlik ve Ömer Ardıç katılırken, firari sanıklar John H, Kenan Ö, Luis Q, Vınh Luu D L, Kevin James G, Kevin Joseph R. ve Wıllıam Keıth M. mahkemeye gelmedi.
Sanıkların savunmalarında, sorumluluklarını reddettikleri ve olayın ana nedeninin önlem alınmaması olduğunu vurguladıkları görüldü.
Savunmalarda Öne Çıkan Başlıklar
“Sorumlu Olan GRE Firmasıdır”
Mahkemede savunma yapan INR tasarım mühendisi Ali Erdi S., hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek, kendilerine yöneltilen suçlamaları reddetti.
“Yığın liç sözleşmesinin yükseltilmesi için GRE firmasıyla anlaşma yapılmıştı. 2020’den sonra INR’nin kontrol ve denetim görevi sona erdi. GRE, Haziran 2023’te bir rapor hazırlayarak doğu tarafında gözlem yapılmadığını belirtti. Aralık 2023’te bir firma kritik bir rapor sunarak eksiklerin giderilmesi gerektiğini bildirdi. Ancak, alınması gereken önlemler zamanında uygulanmadı.”
Ali Erdi S., OcaK 2024’te liç alanında çatlakların oluştuğunu tespit ettiklerini ve buna rağmen yığının yüklenmeye devam edildiğini belirtti. “Heyelan hızının 10 metre/saniye olduğu raporlarla bildirilmiş, ancak önlem alınmamış” diyerek, olayın kök nedeninin su yönetimi eksikliği olduğunu savundu.
“Heyelan Önlenebilirdi”
Bir diğer sanık INR tasarım mühendisi Aykut A., şirketle yapılan sözleşmenin sorumlu firmanın GRE olduğunu açıkça belirttiğini ifade etti.
“GRE’nin çalışmalarını denetleyecek olan su yapı denetim firmasıdır, INR değil. Biz GRE’nin yaptığı projeleri bakanlık yönetmeliklerine göre hazırladık. Liç sürecinde yer almadık. Çatlaklar aylar öncesinden tespit edildi, ancak kimse önlem almadı.”
Aykut A., madende çalışan yöneticilerin yeterli nitelikte olmadığını belirterek, “Bu maden çok değerli, ancak yönetimi profesyonelce yapılmadı. Eğer süreç doğru yönetilseydi, heyelan engellenebilirdi” dedi.
“Su Seviyesi Yüksek Olduğu Halde Önlem Alınmadı”
Sanıklardan Funda A., sözleşme gereği projeyi hazırladıklarını ancak uygulama sürecinde yetkililerin gerekli önlemleri almadığını belirtti.
“Biz projenin en başını ve en son halini planladık. Aradaki süreç bizim yetki alanımızın dışındaydı. Olaydan aylar önce çatlaklar fark edildi, ama hiçbir önlem alınmadı. Aralık 2023’te hazırlanan raporda su seviyesinin yüksek olduğu belirtildi, ancak gereği yapılmadı.”
Funda A., “Liçin kaydığı yer mebran değildi, 10 metre altından kayma gerçekleşti. Bu durum, Anagold’un raporlarında da açıkça belirtiliyor.” diyerek, kendilerinin olayda doğrudan sorumluluklarının olmadığını öne sürdü.
Heyelan Öncesi Uyarılar Dikkate Alınmadı
Sanıkların savunmalarında, önceden tespit edilen çatlaklar ve su seviyesinin yükseldiği yönündeki raporların dikkate alınmadığı net bir şekilde ortaya çıktı. Özellikle Aralık 2023 ve Ocak 2024’te hazırlanan raporlarda büyük riskler tespit edildiği, ancak gereken önlemlerin alınmadığı mahkemede dile getirildi.
Mahkeme Süreci Devam Ediyor
Sanık avukatlarının beyanlarının alınmasının ardından, mahkeme duruşmaya sabah saat 09.30’da devam edileceğini açıkladı. Firari sanıkların akıbeti ve sorumlulukları da önümüzdeki duruşmalarda netleşecek.
