Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 7 Nisan 2025 Dünya Sağlık Günü teması olarak “Anne ve Yenidoğan Sağlığı” konusunu seçti. Bu tema, küresel ölçekte önemi giderek artan anne ve bebek sağlığına dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Türkiye, DSÖ İçin Öncü Ülkeler Arasında
DSÖ’nün Türkiye Temsilcisi Dr. Tasnim Ghaleb Sadeq Atatrah, yaptığı açıklamada Türkiye’nin, Avrupa Bölgesi içinde öncelikli ve örnek ülkelerden biri olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin özellikle aile sağlığı merkezleri ve toplum temelli sağlık hizmetleriyle öne çıktığını belirten Atatrah, Kovid-19 salgını ve deprem süreçlerinde gösterilen organizasyonu “takdire şayan” olarak tanımladı.
“Virüs Sınır Tanımıyor, Vize Tanımıyor”
Pandemi sürecinden çıkarılan derslerin paylaşılması gerektiğini ifade eden Atatrah, ülkelerin güçlü acil müdahale sistemleri kurmasının hayati olduğunu söyledi.
“Virüs sınır tanımıyor, vize tanımıyor. Bu yüzden herkesin sağlığı, herkesin güvenliğini doğrudan etkiliyor.” dedi.
Türkiye, Anne Ve Bebek Sağlığında Örnek Olmaya Devam Ediyor
Atatrah, Türkiye’nin anne ve yenidoğan sağlığı alanındaki güçlü sistemine de değindi.
“Türkiye’de anneler ve bebekler, doğum öncesi ve sonrası dönemde kaliteli sağlık hizmetlerine erişebiliyor. Bu da güçlü sağlık altyapısının bir sonucudur.”
DSÖ 2025 Teması: Sağlıklı Başlangıçlar, Mutlu Yarınlar
Bu yılın temasını “Anne ve Yenidoğan Sağlığı” olarak belirleyen DSÖ, kampanyanın sloganını “Sağlıklı Başlangıçlar, Mutlu Yarınlar” şeklinde açıkladı.
2020 yılında dünya genelinde yaklaşık 287 bin annenin yaşamını yitirdiğini hatırlatan Atatrah, bu kayıpların büyük oranda önlenebilir nedenlerden kaynaklandığını vurguladı.
Sadece Hastane Değil, Toplumun Her Kesimi Sağlıkta Rol Oynamalı
DSÖ’nün “Tek Sağlık” yaklaşımına da değinen Atatrah, insan, hayvan ve çevre sağlığının birlikte ele alınması gerektiğini ifade etti.
“Sağlık sadece hastanelerle sınırlı değil. Eğitim ve çevre sektörleriyle işbirliği yaparak kapsamlı sağlık çözümleri üretmeliyiz.”
Gelecekteki Salgınlara Hazırlık Vurgusu
Atatrah, gelecekte yeni pandemilerin yaşanabileceğine dikkat çekerek, aşılama, bağışıklama ve halk sağlığı önlemlerinin sürekli olarak geliştirilmesi gerektiğini belirtti.
“Yeni pandemiler olabilir ve biz hazırlıklı olmalıyız. DSÖ olarak bu konuda ülkelerle yakın çalışıyoruz.”
Türkiye’nin Sağlık Sistemi Güven Veriyor
Türkiye’nin sağlık sistemi hakkında olumlu değerlendirmelerde bulunan Atatrah, özellikle birinci basamak sağlık hizmetleri ve toplum temelli sağlık modellerinin bölge için ilham verici olduğunu söyledi.
“Herkes güvende olmadıkça kimse güvende değildir. Türkiye ile olan işbirliğimizin temeli de bu yaklaşımdır.”
