Diyabet hastalarında sık görülen damar tıkanıklığı, ayakta yara oluşmasına ve ciddi durumlarda ampütasyona yol açabiliyor. Ancak gelişen girişimsel radyoloji teknikleriyle bu süreci durdurmak artık mümkün. Özellikle anjiyografi, açık cerrahiye gerek kalmadan, ağrısız bir tedavi seçeneği sunuyor.
Yeni Nesil Tedavi: Anjiyografi ile Müdahale
Türk Girişimsel Radyoloji Derneği (TGRD) Başkanı Prof. Dr. Levent Oğuzkurt, anjiyografinin damarların açılmasını sağladığını belirtti. Bu yöntem, özellikle diyabetik ayak tedavisinde büyük avantajlar sunuyor. Damarın açılmasıyla yara daha hızlı iyileşiyor, ampütasyon riski azalıyor.
Tedavi süreci de oldukça konforlu. Kişiye özel anesteziyle uygulanan işlem sırasında hasta ağrı hissetmiyor. Küçük kesilerle yapılan müdahale sayesinde hasta kısa sürede normal yaşamına dönebiliyor.
Diyabet Yaygınlaşıyor, Riskler Artıyor
Prof. Oğuzkurt’un verdiği bilgilere göre, dünyada 550 milyon kişi diyabetle yaşıyor. Bu sayının 2030’da 643 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye’de ise her 100 yetişkinden 15’i diyabet hastası. Her yıl 18,6 milyon diyabet hastasında ayakta yara oluşuyor. Bu yaraların yüzde 20’sinde ise ampütasyon gerekebiliyor.
Oğuzkurt, diyabetik ayak hastalarının yarısında bacak damar tıkanıklığı görüldüğünü söyledi. Bu durum, yaranın iyileşmesini engelliyor. Bakım ve ilaç tedavisi çoğu zaman yetersiz kalıyor. Bu noktada yapılması gereken ilk adım, tıkalı damarın açılması.
Anjiyografi: Güvenli, Başarılı ve Tekrarlanabilir
Tedavide iki yol var: cerrahi müdahale veya anjiyografi. Ancak anjiyografi, hem başarı oranı hem de kolaylığı nedeniyle ön plana çıkıyor. Aynı zamanda bu yöntem gerektiğinde tekrar uygulanabiliyor. Anjiyografi sayesinde sadece yara iyileşmiyor, aynı zamanda ampütasyon riski ve hasta ölümleri de azalıyor.
Minimal İnvaziv Yöntemler Öne Çıkıyor
ABD’de görev yapan Prof. Dr. Bülent Arslan da girişimsel radyolojinin geldiği noktayı değerlendirdi. Eskiden açık ameliyatla yapılan işlemlerin artık floroskopi, ultrason ve BT rehberliğinde minimal invaziv yöntemlerle gerçekleştirildiğini söyledi.
Bu alandaki hızlı gelişme sonucunda, 2017’de girişimsel radyoloji ABD’de bağımsız ana bilim dalı statüsüne kavuştu. Bu da yöntemin ne kadar önem kazandığını gösteriyor.
Anjiyografi Sadece Diyabette Değil

Basın toplantısında, sadece diyabetik ayak değil, varis, prostat büyümesi ve dizde kireçlenmeye bağlı ağrı gibi farklı rahatsızlıklarda da anjiyografinin etkili olduğu vurgulandı.
Katılımcılar arasında TGRD Kongre Başkanı Prof. Dr. Bora Peynircioğlu, Genel Sekreter Prof. Dr. Mehmet Koray Akkan ve Doç. Dr. Mustafa Özdemir de yer aldı.