Avrupa Birliği, ABD’nin uygulamaya koyduğu gümrük vergileri nedeniyle ciddi bir ticari baskıyla karşı karşıya. AB Komisyonu’nun Ticaretten Sorumlu Üyesi Maros Sefcovic, Lüksemburg’da yapılan ticaret bakanları toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, ABD ile ticaret müzakereleri başlatmak istediklerini duyurdu.
Toplantıda, ABD ile yaşanan sorunların ele alındığını belirten Sefcovic, Washington yönetimiyle yaptığı görüşmelere dair detayları da aktardı. “Ticarette en önemli ortağımız olan ABD ile mevcut durum oldukça zorlu,” diyen Sefcovic, AB’nin ABD’ye yaptığı 380 milyar avroluk ihracatın büyük kısmının ağır tarifelerle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
Yüksek Vergiler 80 Milyar Avroyu Aşıyor
AB ihracatının yüzde 70’i, %20 ila %25 oranında değişen gümrük vergilerine maruz kalıyor. Bu oranlar, mevcut durumda 7 milyar avro olan vergi yükünü 11 kat artırarak 80 milyar avronun üzerine çıkarıyor. Sefcovic, bu yükün ticareti ciddi şekilde baltaladığını söyledi.
Müzakereler Başlıyor ama Süreç Zorlayıcı
Sefcovic, AB tarafının başından bu yana anlamlı müzakerelere odaklandığını belirtti. Ancak bu sürecin zaman alacağını kabul ediyor: “ABD ile masaya oturmak hem zaman hem çaba istiyor. Şimdilik sürecin ilk aşamalarındayız.”
ABD’nin bu tarifeleri taktiksel değil, “düzeltici önlem” olarak gördüğüne dikkat çeken Sefcovic, “Amerikalı ortaklarımız hazır olduğunda biz de müzakereye hazır olacağız,” ifadelerini kullandı.
AB’den Karşı Önlem Hazırlığı
Avrupa tarafı yalnızca beklemek istemiyor. Sefcovic, karşı önlemler üzerinde çalıştıklarını açıkladı. Çelik ve alüminyum tarifelerine tepki olarak hazırlanan önlem listesi, üye ülkelerin yükünü dengeli dağıtacak şekilde tasarlandı.
Bu liste ve önerilen tarife seviyeleri, bugün itibarıyla üye ülkelere sunulacak. Oylama 9 Nisan’da yapılacak ve nihai karar 15 Nisan’da alınacak. Bu tarihten sonra belirlenen ürünlere vergiler uygulanacak.
Yeni Anlaşmalar Yolda
Sefcovic, AB’nin yalnızca karşı önlemlerle sınırlı kalmayacağını vurguladı. Ticareti çeşitlendirecek yeni anlaşmalar için girişimlerin sürdüğünü belirtti. Böylece hem zararlı ticaret sapmalarının önüne geçilecek, hem de AB’nin küresel ticaret gücü korunmuş olacak.
