Yeni Yol Grup toplantısında Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan önemli açıklamalarda bulundu. Arıkan, sözlerine 14 yıl önce hayatını kaybeden Necmettin Erbakan’ı anarak başladı. Konuşmasında, Erbakan’ın milletin öz benliğine, tarihine ve medeniyetine uygun bir gelecek inşa etme amacına hizmet ettiğini vurguladı.
Erbakan’ın Mirası ve Milli Görüş
Erbakan, Milli Görüş hareketiyle Türkiye için yepyeni bir dönemin kapılarını aralamıştı. Ahlak ve maneviyat vurgusu yaparak, sadece ekonomik kalkınmayı değil, toplumsal bir kalkınmayı hedeflemişti. Ağır sanayi hamlesi ve tam bağımsız Türkiye idealiyle, yalnızca fabrikalar kurmayı değil, güçlü bir ekonomi ve dış politika kurmayı amaçlıyordu. Erbakan, D-8 gibi uluslararası işbirlikleriyle İslam ülkeleriyle çoklu ilişkiler kurmayı da hedeflemişti.
28 Şubat Darbesine Dair Eleştiriler
Arıkan, 28 Şubat darbesini eleştirerek, “Cumhuriyet tarihi darbeler tarihidir” dedi. Bu darbelerin Türkiye’nin demokratik hayatını kesintiye uğrattığını belirtti. Özellikle 28 Şubat’ın, rantçılara giden hortumun kesilmesi ve D-8’in kurulması gibi iki ana sebepten kaynaklandığını vurguladı. Arıkan, “28 Şubat’la hesaplaşmak” için geçmişteki uygulamaların tersine bir yönetim anlayışı gerektiğini ifade etti.
“28 Şubat’la Hesaplaşmak” Ne Demek?
Arıkan, 28 Şubat’la hesaplaşmak için şu önerilerde bulundu:
- Denk bütçe yapmak ve faize trilyonlar ödememek
- D-8 ile ortaklaşmak ve emperyalist güçlerle stratejik ortaklık yapmamak
- Milli varlıkları satmak yerine, Anadolu’yu fabrikalarla donatmak
- Fakirin hakkını koruyarak emekçilere, çiftçilere, memurlara destek olmak
Türkiye’nin İçinde Bulunduğu Durum
Bugün Türkiye, tarihi bir dönemeçten geçiyor. Köklü değişikliklere ihtiyaç duyulduğunu belirten Arıkan, AKP yönetimine yönelik sert eleştirilerde bulundu. Değişen kabine ve yeni atamalar hakkında, “Kimler transfer edildi ya da kimlerin bakan olup olmayacağı önemli değil. Bu değişiklikler yalnızca makam peşinde koşanları heyecanlandırır,” dedi.
Sağduyu ve Diyalog Çağrısı
Arıkan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tavsiyelerde bulunarak, siyasette çatışma ve gerilim yerine sağduyu ve diyalogesas alınması gerektiğini söyledi. İç politikada merhamet ve adaletle hareket edilmesi gerektiğini belirtti. Arıkan, ekonomide güçlü kalkınma için üretken ekonomiye yönelik yatırımların yapılması gerektiğini savundu.
Türkiye’nin Geleceği İçin Adım Atılmalı
Türkiye siyaseti artık toksik bir atmosferde sıkışmış durumda. Arıkan, demokrasi ve adalet çağrısı yaparak, ülkenin otoriter bir zihniyetle yönetildiğini belirtti. Yeni bir yaklaşımın gerektiğini vurguladı.
Ekonomik Çöküş ve Barınma Krizi
Ekonomik çöküşün en ağır yansımalarından biri, barınma krizi oldu. İstanbul’da kiraların asgari ücretin 1.47 katıkadar arttığını, Ankara ve İzmir‘de de aynı şekilde kira oranlarının yükseldiğini belirtti. Arıkan, özellikle düşük gelirli kesimler için temel hakların ihlal edilmemesi gerektiğini söyledi.
Kritik Sorular
Arıkan, AKP yönetimine geçmişteki soruları hatırlatarak, “Elektrik faturasını kim ödeyecek? Su faturasını kim ödeyecek?” diyerek vatandaşların nasıl geçineceğini sorguladı. Ülkenin içinden geçtiği ekonomik kriz ve sosyal adaletsizlik konusuna dikkat çekti.
