Türk bilim insanları, 6 Şubat 2023 depremleri sonrası Şanlıurfa ve Adıyaman’da meydana gelen aşırı yağışların nedenini ortaya çıkardı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü tarafından yapılan araştırmaya göre, Kızıldeniz’den gelen atmosferik nehirler, bölgede yoğun yağışlara ve heyelanlara sebep oldu.
Çalışmanın sonuçları, Nature Communications Earth & Environment adlı uluslararası bilimsel dergide yayımlandı.
Deprem Bölgesinde Heyelanları Tetikleyen Aşırı Yağışlar
6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremler, bölgedeki toprak yapısını ve yamaçları zayıflatmıştı. Bu durum, Adıyaman ve Şanlıurfa’da Mart 2023’te yaşanan sel felaketleriyle birleşerek büyük toprak kaymalarına yol açtı.
İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Tolga Görüm liderliğindeki ekip, Adıyaman’ın Tut ve Çelikhan ilçeleri ile Şanlıurfa’nın merkez ilçelerinde, son 21 yılın en yoğun yağışlarından birinin gerçekleştiğini belirledi. Araştırmaya göre, 20 saat içinde 183 milimetre yağış düştü ve bu durum, gevşeyen zeminlerde heyelanları tetikledi.
Prof. Dr. Görüm, araştırma sonuçları hakkında şu açıklamayı yaptı:
“Çalışmamız, yaşanan olayın atmosferik nehir kaynaklı olduğunu gösterdi. Kızıldeniz’den 5-6 bin kilometre uzaklıktan taşınan su buharı, şiddetli yağışlara sebep oldu. İklim değişikliği nedeniyle bu tür olayların sıklığı ve şiddeti artıyor.”
Atmosferik Nehirler ve İklim Değişikliği
Atmosferik nehirler, büyük miktarda su buharı taşıyan hava akımlarıdır ve genellikle tropikal bölgelerde görülür. Binlerce kilometre boyunca nem taşıyarak ani ve şiddetli yağışlara neden olabilirler.
Prof. Dr. Görüm, bu hava sistemlerinin sadece aşırı yağışlara yol açmadığını, aynı zamanda ani kar erimelerine ve taşkınlara da sebep olabileceğini belirtti.
“Ani kar erimeleri, heyelanları ve taşkınları artırarak doğal afetlerin etkisini büyütüyor. Barajların dolması, su yönetimini zorlaştırıyor ve tarım alanlarına zarar veriyor.”
Depremden Kaçan Vatandaşlar Başka Bir Afetin İçine Düştü
Deprem sonrası evleri ağır hasar gören Adıyamanlı vatandaşlar, kırsal bölgelerdeki bağ evlerine ve köylere taşınmıştı. Ancak aşırı yağışlar ve heyelanlar bu alanları da tehdit etti.
Heyelanların etkisiyle;
- Bazı köyler tamamen toprak altında kaldı.
- Evler ve araçlar büyük zarar gördü.
- Tarım arazileri sele kapıldı.
Prof. Dr. Görüm, depremle zaten hassas hale gelen yamaçların aşırı yağışlarla daha da zayıfladığını belirterek, “Bu durum, bölge halkı için felaketi katladı” dedi.
Coğrafi İşaretli Tarım Arazileri Tehlikede
Bölgedeki aşırı yağışların ekonomik etkileri de büyük oldu. Özellikle coğrafi işaretli tarım arazileri zarar gördü.
- Antep fıstığı ve badem yetiştirilen araziler sele kapıldı.
- Heyelanlar, taşkınlar ve toprak kaymaları bölgedeki çiftçileri zor durumda bıraktı.
- Barajlarda biriken taş ve toprak, baraj ömrünü kısaltarak su yönetimini olumsuz etkiledi.